- bagışlamak
- bağışlamak III, 334, 355
Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini. 2009.
Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini. 2009.
bağışlamak — i, e 1) Bir mal veya hakkı karşılık beklemeden birine vermek, teberru etmek Bütün malını Kızılay a bağışladı. 2) Herhangi bir kötü davranış için ceza vermekten vazgeçmek, affetmek Çocuk elindeki çiçek demetini kumandanın ayağı altına atarak:… … Çağatay Osmanlı Sözlük
adını bağışlamak — hlk. ismini bağışlamak Adınızı bağışlar mısınız? … Çağatay Osmanlı Sözlük
suçunu bağışlamak — bir kimseye işlediği suçun cezasını vermemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ismini bağışlamak — kendi adını başka bir kimseye söylemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
canını bağışlamak — öldürülmesi gerekirken vazgeçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hibe etmek — bağışlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
teberru etmek — bağışlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bahşetmek — bağışlamak; sunmak; eriştirmek; vermek … Hukuk Sözlüğü
ad — 1. is., ddi, Ar. ˁadd 1) Sayma 2) Sayılma Birleşik Sözler addetmek addolunmak 2. is. 1) Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim: Çocuk, kedi, ağaç, düşünce, iyilik, Ahmet, Ertuğrul birer addır 2)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
affetmek — i, der, Ar. ˁafv + T. etmek 1) Bağışlamak 2) Hoşgörü ile karşılamak, mazur görmek Beni affedin, gelemeyeceğim. 3) den Görev veya işten çıkarmak Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük